Önce biz vardık, gocu ben birde Selehettin. Dağları delerdik biz. İman gücümüzle. Önümüzde duramazdı kimse. Bizleri gören korkar kaçardı geliyor manyaklar diye. Okan adamı tutar, ben kolunu ısırırdım. Adam ağzını bağırmak için açıncada Selehettin adamın ağzına sıçardı. Evet yanlış duymadınız, kelime anlamı ile adamın ağzına sıçardık biz.
Günlerden pazar günüydü, parkta geziyorduk gene. Dağları hazır ola sokmuş 3 yiğit. Koca çınarlar devrilirdi önümüzde. Manyaktık çünkü. Tam çalıların yanından geçiyorduk Selehettin "bir dakika" dedi. Daldı çalıların arasına. Garip sesler eşliğinde bir baktıkki Selehettin pantolonu indirmiş sıçıyor. Okan ile göz göze geldik. Hiç birşey dememize gerek yoktu. Yıllarca beklediğimiz zaman şimdi gelmişti. Arkamıza bile bakmadan başladık koşmaya. Bizim ayak seslerimize Selehettin fırladı tabi çalıların arasından. Arkamızdan son sürat koşuyor, bir yandanda patır patır sıçmaya devam ediyor. Bu görüntüsü aynı atları andırdı bana, onlarda yürürken sıçarya, arkasında tezek yığınları bırakarak. ir yandan ayağına dolanan pantolonunu çekmeye çalışıyor, bir yandan bize küfür ediyor, bir yandan da koşmaya devam ediyordu. Parktan çıktık, sokağa girdik. İlk köşeyi dönünce ektik bu kamili. Bir apartmana girdik. Nefes almaya dahi korkarak 2 gece kaldık orada. Bu Selehettin' i son görüşümüz oldu.
Selehettinden çekiniyorduk, ondan korkuyorduk ve yanımızda gezmesini istemiyorduk biz aslında. Çünkü o bir deliydi, bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesinden kaçmış. Boş zamanlarınızda ne yaparsınız sorusuna sıçıp bokumla oynarım diye cevap veren birisiydi. Bizi üstümüze bok atmakla (gerçek anlamda) tehdit ederdi hep. Cebinde her zaman akışkan bir parça bok gezdirirdi. Dedim ya deli idi. Okanla gel zaman git zaman epeyce Selehettini konuşmadık.
Günlerden cuma, taksime demlenmeye çıkmışız gene. Bu sefer erkenciydik, akşam üstü yemekde yeriz düşüncesi ile erken buluştuk. Birde ne görelim. Meydandaki otobüs duraklarına doğru yürüyor Selehettin, bir elinde poşet diğerinde ufak çocuğu. Arkasındanda karısı gelmekte. Bizden ayrıldıktan sonra demekki düzgün bir yaşam sürmeye karar vermiş, akıllanmış diyecektimki bizi fark etti. Elini cebine soktu, çocuğuna bizi işaret etti. Çocuğuda elini cebine soktu. İkiside birden ellerinde bok bizim peşimize düştüler. Bir kaçmışız ki sorma, canımızı zor kurtardık vallahi.
Biz 3 kişiydik. gocu ben birde Selehettin. Şimdi biz iki kişiyiz, ama Selehettin hala 3 kişilik yaşantısına devam ediyor...
ben eğildim bok ozy'e geldi :P
YanıtlaSilselehettin şu yukarıdaki resimdeki adam...
YanıtlaSil